18 Kasım 2014 Salı

Kalemimden Kalbimin Derinliklerine

     Bitmiyor yaşamla kavgam. Seni unutmama izin vermediği gibi, başkasını da sevdirmiyor. İçimdeki sevgin ağır geliyor, tam bitti artık yok diyorum, yine hayata yeniliyorum.Yine gösteriyor acımasız yüzünü, yine acıtıyor kalbimi. Bak yine dolu dolu gözlerim. Küllenmiş anıların verdiği acıyla uyanıyorum, uyandiğımda sevginin dayanılmaz ağrısını duyuyorum. Her ayrılığımda bile aklımda beliriyorsun. Ayrılıklara ayrılık diyemez oldum gidişinden sonra.
     Uzun zaman oldu gözlerinin içinde kaybolmayalı... Sesinin tonunu bile unuttum belki... Mahalle kenarlarındaki saniyelik el ele tutuşmayı, abilerinden yediğim dayakları bile özledim desem...
     Başkalarının bakışlarıyla doldurmaya çalışıyorum boşluğu, her "Çağrı"da senin sesini arıyorum. Bana çok uzaklardasın biliyorum, umarım yarın birgün biryerlerde karşılaşmayı diliyorum...
      Yokluğuna dayanılmıyor...


13 Kasım 2014 Perşembe

Kalemimden İmdat!

 
        Artık sanırım yazacak bir şeylerim bile kalmayacak kadar tükendim. Şu sıralar ki durumumu kelimelere dökemez oldum. Anlam kargaşalarının içindeyim. Çok şey yazıp içimi buraya dökesim geliyor ancak yazamıyorum, halimden de memnun değilim.
        Anlamadım gitti, bunalım mıdır? depresyon mudur? yalnızlık mıdır?
       Yeni hayatıma hiç alışamadım. 20 yaşında ki bir insanın kendini 45 yaşındaymış gibi hissetmesi gerçekten çok bunaltıyor. Şöyle etrafıma bir baktığımda hissettiğim yaş kategorilerinin sadece ev-iş-iş-ev dörtlüsünün arasında gidip geldiğini görüyorum. Ne bir aktivite, ne bir andrenalin ne bir aksiyon. Hiçbirisi kalmadı hayatımda...
        İnsanlara bakıyorum, herkesin hayatı bu dörtlünün içinde. Ancak çok mutlular. Anlayamıyorum arkadaşım, ben mi çok yaşamak istiyorum yoksa insanlar mı yaşadıklarını kendilerine yettiriyor?
        İmdat! yıldım... Bu tembellikten, bu klişelikten çok sıkıldım. Oysa ki okul hayatımın olduğu zamanlara gittiğimde ne de güzeldi. Hem çalışıp hem okuyordum, birçok arkadaşımla her gün eğleniyordum, sürekli bir faliyet, sürekli bir hareket halindeydim. Yoruluyordum! 
        Gerçekten anlatmak istiyorum ama anlatamıyorum. İçimde öyle bir şey var ki boğuyor beni sanki. Hiçbir problemin olmadıktan sonra yaşadığın sıradan hayatta sıkıyormuş insanı. Belkide sadece beni...
        Ne bileyim arkadaşım, bazen herşeyi bırakıyorum. Bana ulaşılacak, benim ulaşım sağlayabileceğim yada oyalanacağım her şeyi bir kenara bırakıp, bağdaş kurup yere oturuyorum. Sessizliğin sesini dinliyorum... Bir ölüden ne farkım kaldı?
         Kurtarın! Hiç iyi durumda değilim...
     

3 Kasım 2014 Pazartesi

Kalemimden "Ona Rağmen"


   Farkındayım, bu aralar sözümü tutamıyorum. Ukalalık gibi olmasın ancak belki de biraz işinize geliyor sevgili okurlarım. Biraz duygusal zamanlar geçirdiğim şu dönemde, ayda sadece yazmam gereken bir tane makaleyi, belkide ayda 3 ya da 4 kez yazıyorum. Sebebini sormayın..
Bugünde bir makaleyle karşınızdayım, umarım beğenirsiniz.

     Hayat bazen garipliklerle dolu değil midir sizce de? Bize içinde bulunduğumuz günü unutturacak kadar garipliklerle hemde. İçimizi acıtan da o acıyı geçirecek olanda hep aynıdır... Dönüp dolaşıp hep aynı kişiye açılır kapılarımız, yanılgılarımız, yangınlarımız,yalnızlığımız hep aynı kişiye yöneliktir aslında... 
     Bazen söylemeden yazdığımız cümleler bazen iç sızısından damlayan hüzünler... Evet! hepsi aynı kişiye... Nedenler ararken nedensiz sevmek bazen... Düşlerden kopmayan koparılamayan bir parça gibi. En dibe vurulmuş bir hal gibi. Dönüp dolaşıp çartığımız yalnızlığımız gibi. Onu sayfalara dökerken çağla gözlerinden muhteşem tebessümüne kadar virgül ve gibilerle sıralamak hayatın en güzel işi olsa gerek...
     Söylenmemiş sözlerimdeki acılarımla seviyorum seni. Belki biraz kırık, biraz eksik ama kabul et sende bana tam değildin. Yanındayken bile uzaktın bana. Elimi uzatacağım anda soktun bütün boşlukları aramıza. Ben her daim sessiz çığlığımla seni sevdiğimi haykırırken sen her daim uzak kalmaya çalıştın. 
     Ummadığım anda üzerimde yakaladığım bakışların bağladı beni sana...O anda nedenlerim oldun. Milyonlarca neden ve niçinlerle hep sana dair sorularıma sende cevap aradım. Fakat birinin bile cevabını bulamadım. işte o anda anladım. Hayat üç şıktan ibaretmiş sevdiğimiz kişi için;
-Onunla ya da onsuz  

-Ya da ona rağmen 
-Veya ona dair 
     işte hayat sevdiğin kişi için bu şıklardaan birini yaşamakmış.  Sensiz her zaman yaşadım, sensizken sana dairide yaşadım. Şimdi ise sana rağmen yaşıyorum, Sözsüz duygusuz hissiz...

Sevgiyle kalın..