
Pek çok dilde karşıdaki kişinin yaşı, konumu, cinsiyeti gereği hitap farklılıkları mevcut. Sen ve siz kelimelerini bu noktada eleştirmeye pek hakkım yok sanırım. Kültür der geçerim. Ama güzel Türkçe'mizin içine tüküren yurdum insanını eleştirebilirim. Kendimi de pek tabii. Ehliyetimi almak üzere emniyetteydim. Kapıdaki polis insanları sırayla içeri alıyordu ve beni durdururken "sen şöyle dur" dedi. Arkamdan gelen kişiye de "siz şöyle durun" dedi. Çapulsuz bir tiptim o an ki hep öyleyim. Önemli de değil bana sen demesi. Sadece dikkatimi çekiyor. Ama başka bir insan için önemli olabilir. Siz olmaktansa sen olmayı yeğlerim. Birisinin gözünde yukarı algılamaktansa aşağı algılanmayı da. Elbette gönlüm eşitlikten yana. Bir insanı siz olmaktan alıkoyan şey parası ve giysisiyse ve o insana hayatı boyunca bir kere dahi siz denmediyse ben öyle toplum anlayışının içine edeyim. Zaten bu tip ayrımların olduğu bir toplum yeterince can sıkıcı.
Benim için acı bir hatıradır: Geçen gün aklıma geldi, yıllar evvel bir kadınla konuşmuştum kocasının tecavüzüne uğrayan, sürekli şiddet gören bir kadındı. "Benim cebimde hiç 20 liram olmadı." dedi ve ağlamaya başladı. Küçük bir kız çocuğuna dönüşmüş ve sadece 20 lirası olmadan, bir yerde oturup çay içememesinden bahsediyor ve ağlıyordu. Para falan istemek için değildi. Fakirliğin küçümsendiği, kabul edilebilir bir şey olduğu, çekilebilir bir dert olduğu varsanısı var değil mi hepimizde? Tamam acıklı ve yaşanabilir böyle deyip onların fakir olarak kalmalarına göz yummak için bahaneler uyduruyoruz. Başka acılarını görüp fakirliğini görmüyoruz. Bizi aşan konular diyoruz. Devlet çözsün diyoruz. Hepimiz birden havale ediyoruz başka bir yere. Başka bir yer kalmıyor.
Onlara sen diyen sizler olarak, aşağılığın en aşağısı olarak yaşamaya devam ediyoruz. Edemeyelim ama. Nolur edemeyelim. O eşit ve insan sever söylemlerimizin satır aralarına sıkışmış pisliklerimizden arınalım ilkin. Çok kirliyiz. Daha da iyi bakmalı kendine insan, ne kadar kötü olduğunu görebilmeli. Zaten mal mülk konusunda ne yapacağımız belli. Yemiyor daha çoğunu paylaşmak değil mi ? Hadi gari pamuk eller cebe! Kalbimize doğru düşünceler uzanmadıkça, elimiz de cebimize uzanmayacak ama... Ey toprak kardeşim sen ve ben olmaktan da öte, bırak sizi ve bizi, ne sen kalır ne ben ikimizin içinde... Bizi bizden öteye atan tüm statülere, paraya, mevkiye tekme savurabilmemiz ümidiyle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder